TEŞEKKÜR
Bir yazar için en zor olan, zihnindeki dünyaya veda etmektir; özellikle o dünyaya bütün kalbiyle bağlıysa. Ben yarattığım o dünyalara son nefesime kadar bağlı olan bir yazarım ve EMARE, benim ilk final verdiğim kitabım. Son satırların hepsinde gözyaşı döktüm, kurgudan ziyade bir kitaba final vermenin gözyaşlarıydı, sonrasında ise bu kitap için verdiğim savaşları anımsadım ve dinmek bilmedi.
İlk teşekkürüm, bu kitaba düşman olan herkese çünkü onlar EMARE'ye düşman olmasalardı ben yazarlığa adım atamayacaktım. EMARE kurgusu gereği ağırdı ve insanlar bunu öne sürerek kalemimi kırmayı denediler, kitabımın önüne geçtiler hatta yeri geldi, ayaklarıyla basmak istediler. Bütün bunları yaşamak, hiç yazar olmak istemediğim halde beni bu yola sürükledi; çünkü hayatının çoğunda savaş vermiş bir insan olarak kitabımdan da vazgeçmek bana yakışmazdı. Eğer o insanlar kalemi elimden alıp kırmaya çalışmasalardı ben şu an bu satırları yazamıyor, siz bir okur olarak bunları okuyamıyor olacaktınız.
Fakat görüyorsunuz, kalemimi kıramadılar, ben yazar oldum, sizse bu satırları okuyup beni anlayan insanlar, daima yanımda kaldınız.
İlk teşekkürü elbette ki o insanlar hak edecekti; var olun, bir yazarın doğuşu, nefretinizle başladı, bunu hiç unutmayın.
EMARE'nin basılması cennetin yanında cehennemi de getirdi. 2017'den beri EMARE uğruna verdiğim savaşların çoğunda yenildim, bazılarında kazandım, bütün aşağılamaları göğsümde yumuşatıp kalemimin içine mürekkep olarak doldurdum. "Başarısız bir kitap," dedi bazı arkadaşlarım. "Neden satmıyor, kazanç getirmiyor," dedi bazı yayıncılar. "Sen kimsin ki? EMAREne ki?" dedi insanlar. Bütün bu süreçlerin sonucunda EMARE'yi alıp saklamak istedim, kızgınlığım geçmek bilmedi. Bütün savaşlarımı verdiğim kitabımı gün geldi paylaşmak istemedim, gün geldi paylaşamadım ama sonucunda 2016 senesinden sonra final kitabını okudunuz, altı sene sonra bir seriyi bitirdim. Her şeyin bir zamanı var mıdır, bundan emin değilim ama EMARE, benim için en güzel zamanında sizin ellerinizde olacak.
Ağırdı, çoğu zaman anlaşılmazdı, görünmezdi ama bizim ilk göz ağrımız, değerlimizdi. Altı senedir bu kitaptan hiç vazgeçmeyen sevgili beni okuyanlar, ikinci teşekkürüm elbette ki size. En karanlık günlerimde siz vardınız, şimdi güneşi hissetmem, varlığınızı unutacağım anlamına gelmiyor. Seneler geçtikten sonra bile rafımda EMARE'ye bakarken ilk önce sizleri hatırlayacağım ve diyeceğim ki, benim elimde bir kalem vardı, o insanlar kalemle kâğıda yazmaya devam etmem için beni teşvik etmese ve önüme kâğıtları uzatmasalardı, ben bu kadına dönüşmeyecektim. Her ne olursa olsun, beni okuyanlar olarak sizlerin varlığınız daima ayrı olacak çünkü sizin, "Vazgeçme," diyerek beni teşvik etmeniz, karanlığıma güneşin doğmasına neden oldu. Bu gerçek, yürekten, gülümseyerek teşekkürüm en çok sizlere.
Paragraf Yorumları